Persembe Okumasi-Karakoy Turu



Istanbul`un keyifine varmak icin bu sehirde zaman zaman turist olmak gerekir. Yerlisi oldugunuzda vay ki halinize... Bu yuzden ben Istanbul`da bazen turist modunda gezmek icin firsatlar yaratirim. Eminonu, Sultanahmet, Tunel gibi yerlerde avare avare gezerim. Gel gor ki Sedef dunyaya geldikten sonra bu turist moduna gecmek  pek bir utopik kaliyor. 

Gecenlerde Sedef`i anneannesine teslim ettigim gibi solugu Kadikoy vapur iskelesinde aldim ve Karakoy`un yolunu tuttum. Hamilelik, dogum derken bir kac kez gidebildigim Karakoy`u, detayli gezmek ve surekli duydugum ama gidemedigim `souq karakoy` e ugramak istiyordum.

Souq Karakoy ayda bir kurulan bir bit pazari ama icerisinde sadece ikinci el yok, surpriz marka ve tasarimcilar da var. Mekan tahminimden bir  kucuk. Ece Sukan Vintage, Zadig & Voltaire`in yeni koleksiyonu, Umit Benan`in sample sale`i ve Vesaire`nin hippi stildeki aranjmanlarini bir arada gorebilirsiniz.

Dem Cafe`nin yolunu tuttugumda Atolye 11`in turk motiflerinden esinlerek tasarladigi yastik ve objelere soyle bir goz attim.

Fransiz gecidindeki Kagithane`de ise kagidin turlu turlu hallerine rastlamak mumkun.

Dem Cafe`de Huckleberry Friend cayini yudumlayip, cok begenip eve goturmeye de karar verdikten sonra bir kez daha antika ve ikinci elin `acaba bana gore mi ? ` sorusunun cevabini alabilmek adina Cukurcuma`nin yolunu tuttum. Tozlu ve eski esyalar renovasyon sonrasi ne hale gelir bilemem ama ikinci elin  pek benlik olmadigina karar verip bu konuya noktayi koydum.  

Saat ilerlemis ve artik sehrin yerlisi olmasi zamani gelip catmisti. Kadikoy moturuna atladigim gibi arabanin yolunu tuttum ve yaklasik 1,5 saatlik bir trafik cektikten sonra Kadikoy-Moda dolaylarini anca asabildim.  ( eve gittim demedim dikkat! )

Bu sehri seven ama yasayanlarindan nefret edenler kulubunden merhaba!










Leave a Reply